AVŞAR Hallaoğlu Topal Amber Ağa, yörenin ünlü ağalarından olup, Kayseri Pınarbaşı ilçesinin Karamanlı, Kızılören, Hasırcı onun eğleştiği köylerdi. Amber Ağa, aynı zamanda eski göçebelik döneminin yaşam biçimini de sürdürmekteydi. O yüzden Çukurova’da Anavarza’nın kuzeyi onun kışlak yurduydu. Burada bulunan “Amber’in Arkı” denilen yer bugün de aynı adla söylenmektedir. Çok zengin olan Topal Amber Ağa, anlatılanlara göre 1910 yılında vadesiyle ölmüştü. Hatta Amber Ağa adına birde ağıt yakılmıştır.[1]
Sırma atlastan yorganı
Dokuz kesilir kurbanı
Maden filcan gümüş zarflı
Unutur muyum Amber’i
Tabanca taşır İngliz
Ağır oturur mencilis
Kınamayın kardeşlerim
Amber’e benzer hanginiz
İnce anamoğlu ince
Kabıt giyer dal boyunca
Çukurova şen olurdu
Kardeşin göçü varınca
Gene harap kaldı Çukurovalar
Sahan kaktı ıssız kaldı yuvalar
Anber Ağa’m çeker tülü mayalar
Bozuldu katarı, ili Avşar’ın
Halloğlu Ember ağa yörede “Eşemenliler” olarak bilinen aileden gelir. Halloğlu ailesi ile akrabalığı hususu tam açıklığa kavuşturulamamış bir hadisedir. Bununla birlikte Avşarların meşhur karakterlerinden birisi olarak bilinir.
Şöyle ki, Ember Ağanın evine bir bölük asker gelir ve uzunca bir süre kalır. Kaldığı süre içinde askerlere o kadar iyi bakar ki, askerlerin komutanın Ember Ağaya hitaben “Ember değil ambarımızsın” dediği rivayet olunur.
Ember ağanın Avşarın konup göçtüğü yıllarda Kadirli taraflarında çeltik ektiği ve çeltiği sulamak için hususi ark yaptırdığı anlatılır. Nitekim bu arkın bulunduğu yerde Kadirli’ye bağlı bir köy kurulmuş ve köyün adı da “Amberinarkı köyü” olarak kalmıştır.
1940’lı yıllarda Kayseri’de Ziraat Bankası Müdürlüğü yapan ünlü derlemeci Fahri Bilge’ye(1) Halil Kahya tarafından verilen bilgilerde Halloğlu Ember Ağayla ilgili olarak “İbrahim Ağa (Anber ağanın amcazadesidir.) – Anber Ağa (Hacı Ali Ağanın) Ali Ağa’nın Abdurrahman Kahya ve Mustafa adlı bir oğlu daha vardır. Halloğlu Ember Ağanın hanımı Halloğlu İbrahim Ağanın kızı Topuz Abdullah Ağanın kız kardeşi “Şerif Hatın”dır.[2]
1945 yılında Kerimli köyünde kolera salgını çıkınca Savrun çayının yatağı bir ark (kanal) yardımıyla drene edilerek, Anberinarkı köyü “Tucar” mevkiinden geçirilmiştir.[3]
Amberarkı köyünde önemli bir Höyük vardır. ilk defa 1950 yılında Seton-Williams tarafından saptanmış olup 120 m genişlikte yayvan bir höyük olarak tanımlanmıştır. Yolun üstünden geçmesi ile höyükte açılmış olan kesitte mimari yapıların taş temelleri görülmüş olup, Kalkolitik ve Ortaçağ dönemleri aralığına ait çanak çömlek örnekleri bulunduğu not edilmiştir (Seton-Williams 1954:148). Günümüzde höyüğün doğu kısmının üstünde bir şirket arazisi bulunmaktadır.
Höyükten arta kalan az bir alan zeytinlik olarak kullanılmaktadır. Çok az görülen çanak çömlek parçaları son derece amorf ve küçük sırlı Ortaçağ mallarıdır.[4]
Dr.Tarih/ Etnolog Aytaç BOZKUYU
Töre Araştırma Derneği Başkanı
KAYNAKLAR
[1]Ahmet Z. Özdemir, 2002, C.I, s. 268, 269
[2] AYDOĞDU Betül, FAHRİ BİLGE’NİN KAYSERİ YÖRESİ TÜRK HALK BİLİMİ ÇALIŞMALARI, Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Basılmamış Yüksek Lisans Tezi Kayseri 2005, Sayfa 100-101
[3] Döndü Karagel, KADİRLİ İLÇESİ’NİN BEŞERİ VE EKONOMİK COĞRAFYASI, Doktora Tezi
[4] OSMANİYE ARKEOLOJİK KÜLTÜR VARLIKLARI ENVANTERİ ÇALIŞMASI (2007-2008)